1967 yılında Erzincan’da doğan Bekir Aksun, ilk, orta ve lise öğrenimini Erzincan Üzümlü ilçesinde tamamladı. Atatürk Üniversitesi Erzincan Eğitim Yüksek Okulunu 1987 yılında tamamladı. Ardından Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesini tamamladı. 1988-2006 yılları arasında Milli Eğitim Bakanlığı’nda öğretmenlik yaptıktan sonra 2006 yılında ticarete atıldı. Milliyetçi Hareket Partisinde Erzincan MHP Yönetim Kurulu Üyeliği, Erzincan MHP Basın Danışmanlığı, MHP Erzincan İl Genel Meclis Üyeliği, Erzincan MHP İl Başkan Vekilliği, Erzincan MHP İl Başkanlığı, MHP Üst Kurul Delegeliği, 2018 Genel Seçimlerinde MHP Erzincan Milletvekili Adayı olan ve mevcut olarak MHP Erzincan Belediye Başkanlığı görevini yürüten Aksun evli ve 3 çocuk babasıdır.
27 Aralık 1939 Erzincan Depremi Mesajı
27 Aralık 1939 yılında Erzincan’da meydana gelen depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı rahmetle yad ediyorum.
Depremlerle birçok kez yıkılıp yeniden inşa edilen ve Kuzey Anadolu fay hattında yer alan ilimizde, bir daha deprem yaşamamak, olası bir depremde can ve mal kaybına uğramamak en büyük temennimizdir.
Erzincan’ın tarihi boyunca gerçekleşen büyük depremler bir gerçeği ortaya çıkarmıştır. Depremler geçmişte olduğu gibi gelecekte de olabilir. Bu gerçeği göz ardı etmeden şehirleşmek, yapılaşmak ve yaşamak zorundayız. Depremlerde can ve mal kaybını en aza indirmek, depremlere hazırlıklı olmak ve şehir yapılanmasını deprem riskine göre yapmak hepimize düşen hayati bir görevdir.
Göreve geldiğimiz günden itibaren özellikle kentsel dönüşüm alanında önemli çalışmalar gerçekleştirdik. Kızılay ve Hocabey Mahallelerinde yapmış olduğumuz çalışmaların yanı sıra ilimizde bulunan riskli binaların ise büyük oranda dönüşümünü sağladık. Kentsel Dönüşüm ile ilgili çalışmalarımıza devam etmekteyiz.
Erzincan’da binaların deprem riskini değerlendirmek üzere Erzincan Valiliği, Erzincan Belediyesi, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi’nden alanında uzman kişiler tarafından oluşturulan deprem bilim komisyonu kurulmuştur.
2 aşama olmak üzere süreç belirlenmiş olup ilk aşama değerlendirme sürecinde Erzincan’da 2000 yılından önce yapılan eski binalar öncelikli olmak ve Erzincan’daki tüm mahalleler dahil olmak üzere binaların ilk etap deprem riski değerlendirilmesi gerçekleştirilen çalışmalar neticesinde belirlenmiştir.
İkinci aşama çalışmaları için Erzincan Belediyesi öncülüğünde Deprem Bilim Komisyonu toplantılarını yapmış olup gerekli analizler ve raporlar hazırlanarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na gönderilmiş ve iş birliği için teklif hazırlanarak cevap beklenmektedir.
Allah nasip ederse görev süremiz boyunca çalışmalarımızı aksatmadan devam ettireceğiz.
Bu duygu ve düşünceler ile 27 Aralık 1939 yılında ilimizde yaşanan depremde ve ülkemizde meydana gelen depremlerde hayatını kaybeden bütün vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum.
Kişi özü ile yaşayacak, yaşatılacak ise insan hakları hususunda hiç ödün verilmemelidir. İnsanı insan yapan ona verilen değerdir. Bu değerler herkese eşit olunca kıymetlidir. Tüm insanlar, hiçbir ayrım gözetilmeksizin yalnızca insan oluşlarından dolayı eşit, özgür ve onurlu yaşama hakkına sahiptir.
Demokratik bir hukuk devleti olan ülkemizde, insan hakları alanında atılan her olumlu adım vatandaşlarımıza verilen saygı ve önemin bir ifadesidir.
İnsan haklarının korunmasında her bir bireyin üzerine büyük bir görev düşmektedir. İnsan haklarının korunması görevi sadece hükümetlerin değil, bütün kuruluşların ve bütün insanların görevidir. Nitekim insan hakları bilincinin ve insan haklarının tam olarak benimsenerek uygulanması için gerekli sorumluluk duygusunun toplumda ve bütün insanlarda bulunması büyük önem taşımaktadır.
Biz insan haklarının sadece taraftarı değil, aynı zamanda taviz vermez savunucusuyuz. Her nerede bir hak ihlali varsa biz, hakkı ihlal edilmiş o insanların yanındayız ve olmaya da devam edeceğiz.
Bu duygu ve düşüncelerle tüm insanların karşılıklı hoşgörü ve anlayış içinde yaşadığı bir dünya diliyor, vatandaşlarımızın 10 Aralık İnsan Hakları Gününü ve İnsan Hakları ve Demokrasi Haftasını kutluyorum.
Birleşmiş Milletler 1992 yılında, 3 Aralık gününü “Uluslararası Engelliler Günü” olarak ilan edilmiş, kararın sonrasında da BM İnsan Hakları Komisyonu 5 Mart 1993 tarihli ve 1993/29 sayılı bildirisi ile üye ülkelerin bugünü “engellilerin topluma kazandırılması ve insan haklarının tam ve eşit ölçüde sağlanması” amacıyla tanınmasını istemiştir.
Engelli yurttaşlarımıza yönelik gerekli olanaklar sağlandığında spor, sanat, eğitim, siyaset ve iş dünyasındaki başarıları ortadadır. Engellilik, sosyal hayatı engelleyen bir kusur olarak algılanmamalıdır.
Engelli vatandaşlarımıza sahip çıkmak, onların sorunlarının çözümüne katkıda bulunmak ve hayatlarını kolaylaştırıcı önlemler almak hem insanlık görevimiz hem de toplumsal sorumluluktur. Engelli olmak bir kusur değildir, engellilik insani bir halin özetidir. En büyük engel körelmiş kalplere sahip olan zihniyetlerdir.
İnsana insan olduğu için kıymet veren bir medeniyetin mensupları olarak, engellilere yardım etmenin Allah’a olan sadakatimizi gösteren bir davranış olduğunu bildiren bir peygamberin ümmetiyiz.
Erzincan Belediyesi olarak engelli vatandaşlarımızın hayatlarını huzur içinde geçirebilmeleri için üzerimize düşen ne varsa yapmak boynumuzun borcudur. Ulaşımdan eğitime, çalışma hayatından sağlık hizmetlerine varıncaya kadar her alanda engellilerimize insanca bir hayat sunmak, insani ve hukuki mükellefiyettir.
Bu duygu ve düşüncelerle 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nde tüm engelli yurttaşlarımıza sağlıklı, mutlu ve başarılı bir yaşam sürmelerini diliyorum."
“Milletimizin ruh ve karakterine biçim veren, bugünün mimarı, yarınların hazırlayıcısı olan kıymetli öğretmenlerimize çok şey borçlu olduğumuz iyi bilinmelidir.
Sahip oldukları bilgi, kültür ve deneyimi kuşaklara aktaran öğretmenlerimiz, sosyolojik sürekliliğin sağlanmasına da büyük bir katkı sağlamaktadır. Gelecek nesillerin yetişmesinde en önemli rol öğretmenlerimizindir. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın çağın gerektirdiği bilgi ve becerilere sahip olmaları, tarihimize ve milli kültüre bağlı, evrensel değerlere açık, aklı hür, vicdanı hür kişiler olarak yetişmeleri için bin bir fedakârlık gösterdiğiniz için sizlere şükran duygularımı ifade etmek istiyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle başta Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere hayatını kaybeden tüm öğretmenlerimizi rahmetle anıyor, emekli olan ve görevine devam eden tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü en içten duygularımla kutluyorum.”
Cumhuriyetimizin kurucusu, bağımsızlığımızın mimarı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, vefatının 86. yıldönümünde bir kez daha şükran ve özlemle anmaktayız.
Mustafa Kemal Atatürk, bir ulusun ve hatta tüm dünyanın kaderini değiştiren ölümsüz bir kahraman, bütün hayatı mücadelelerden ve savaşlardan ibaret olan, ömrünü vatanına ve milletine vakfetmiş, adını tarihe altın harflerle yazdırmış dünya lideridir.
Hayatını vatanına ve milletine adayan Türk’ün son Ata’sı, ülkenin içinde bulunduğu zor şartlara ve sahip olduğu sınırlı imkânlara rağmen, milletinden aldığı güç ve destekle bağımsız ve millet egemenliğine dayanan Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna liderlik etmiştir.
Türk Milleti’nin istiklaline ve istikbaline adanan 57 yıllık ömrün sona erdiği 10 Kasım’ı matem günü olmaktan ziyade, Mustafa Kemal Atatürk’ün fikirlerini, eserlerini ve fedakârlıklarını anma günü olarak idrak ediyoruz. Mustafa Kemal Atatürk; “Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kâfidir.” diyerek fikirlerini anlamanın önemini vurgulamıştır.
Mustafa Kemal Atatük’ün en büyük ideali, Türkiye’yi birlik ve beraberlik içinde, güçlü bir ülke olarak muasır medeniyetler seviyesine çıkarmaktı. Bizler de Atatürk’ün gösterdiği istikamet doğrultusunda Cumhuriyetimizin kuruluş ilkelerine, fikir ve ideallerine bağlı kalarak, Cumhuriyetimizin temel değerlerini koruyarak, kazanımlarını arttırarak, ülkemizi ve milletimizi hak ettiği seviyelere çıkarma gayreti içerisinde yolumuza kararlılıkla devam etmeliyiz.
10 Kasım 1938 tarihinde aramızdan ayrılan Türk’ün son Ata’sını, bugün itibariyle ebediyete intikalinin 86. yıldönümünü idrak etmekteyiz. Aramızdan ayrılmasının derin üzüntüsünü hissettiğimiz bugünde kendisini saygı, minnet ve özlemle anıyoruz.
Bu vesileyle İstiklal Savaşımızın Başkomutanı ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve milli mücadelemizin tüm kahramanlarını, aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi minnetle anıyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde 19 Mayıs 1919’da başlatılan Milli Mücadele’nin Büyük Zafer ile noktalanmasını takiben ebedi Başkomutanımız Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Türk Milleti’nin tabiat ve şiarına en uygun irade Cumhuriyet iradesidir” dediği Cumhuriyetimizin 101. kuruluş yıl dönümünü kutlamanın haklı gururunu yaşıyoruz.
Her türlü zorluğa ve imkânsızlığa rağmen aziz milletimizin bağımsızlığına kavuşabilmek için kadınıyla erkeğiyle, yaşlısıyla genciyle topyekûn inanç ve kararlılıkla giriştiği Kurtuluş Savaş’ımız, her safhası eşsiz kahramanlık destanlarıyla dolu büyük bir zaferle sonuçlanmıştır.
Milletimizin yeniden özgür bir şekilde birlik ve beraberlik içerisinde yaşamasını sağlayan Cumhuriyetin kuruluşu tarihimizdeki en önemli dönüm noktalarından biridir.
Milletimizin ortak eseri ve atalarımızdan bize en büyük miras olan Cumhuriyeti korumak ve sonsuza dek yaşatmak hepimizin görevidir. İstiklalimiz ve istikbalimiz uğruna; yediden yetmişe verdiğimiz çetin mücadelenin zafer ile taçlandırıldığı Kurtuluş Savaşı’nın akabinde ilan edilen Cumhuriyetimiz; ilelebet tarihteki ve gönlümüzdeki yerini muhafaza edecektir.
Cumhuriyetimizin kuruluşunun 101. yıl dönümünde büyük Türk milletinin sahip olduğu tüm değerlerle hissettiği bu coşku ve heyecanının hiç eksik olmamasını temenni ediyor, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere, tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, gazilerimizi de şükranla selamlıyorum.
Büyük Türk milletinin Cumhuriyet Bayramını içtenlikle kutluyor, en derin sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Muhtarlık müessesesi, kültürümüzün ve toplumsal hayatımızın önemli yapı taşlarından biridir. Halkımızın tercihi ve seçimle göreve gelen muhtarlarımız, son derece önemli bir vazife üstlenmektedir.
Devletimizin vatandaşlarımıza ulaşmasında her zaman en ön saflarda olan muhtarlarımız, halkımızın kendi içlerinden biri olarak gördükleri, her türlü sorun, sıkıntı ve taleplerini rahatlıkla ilettikleri temsilcileridir.
Biz Erzincan Belediyesi olarak muhtarlara verdiğimiz değeri ilk geldiğimiz günden ifade ettik ve Muhtarlık İşleri Müdürlüğünü kurduk. Muhtarlarımızın ihtiyaçlarını karşılamak için ivedi bir şekilde hareket etmekteyiz.
Toplumda çok önemli işlevleri olan ve yerel yönetimin temel taşlarından biri olan muhtarlarımıza hizmetlerinden ve gayretlerinden dolayı şükranlarımı sunarım.
Bu vesile ile geçmişten bugüne öncelikle hayatlarını kaybetmiş muhtarlarımıza rahmet diliyorum. Şehrimize büyük emek ve katkıları olan ve bugün muhtarlık görevini sürdüren tüm muhtarlarımızın bu anlamlı gününü kutluyor, hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyorum.
Yangın güvenliği ve toplumsal huzurumuz için canla başla çalışan tüm itfaiyecilerimizi kutluyoruz. Onların cesareti ve özverisi, hayatlarımızı korumada en büyük gücümüzdür.
Geçmişi yüzyıllara dayanan ve bugün yıldönümünü kutladığımız itfaiye teşkilatımızın çalışmalarında büyük bir özveri ve fedakârlıklarla vatandaşlarımız ve diğer canlıların yardımına koşan İtfaiye personeline teşekkür ediyor, bu anlamlı haftalarını kutluyorum.
İtfaiye teşkilatımız, her türlü felaket ve acil durumlarda kendi hayatlarını gözlerini bile kırpmadan tehlikeye atarak, ailelerini geride bırakıp zaman kavramı gözetmeksizin çalışmaktadır. Modern teçhizat ve personeli ile sadece yangınlarda değil, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliği için 24 saat canla başla çalışan İtfaiye teşkilatımız, kutsal bir vazife ifa etmektedir. Karşılaştıkları olaylar karşısında göstermiş oldukları gayret her türlü takdirin üzerindedir.
Bu vesile ile vatandaşlarımız için gece gündüz demeden, 24 saat boyunca her koşulda görevi başında olan, başta Erzincan Belediyesi İtfaiye mensupları olmak üzere bu hayati sorumluluğu büyük bir gayret göstererek üstlenen tüm İtfaiyecilerimizin haftasını kutluyor, kazasız belasız çalışmalar diliyorum.
Ahilik kültürü Anadolu'da asırlardır süregelen bir dayanışma ve kardeşlik anlayışı olup, bu önemli hafta esnaf ve sanatkârlar için derin bir anlam taşımaktadır.
Ahilik teşkilatının kurucusu Ahi Evran’ın öğretilerinin bugün de esnaf teşkilatlarına rehber olmaktadır. Ahilik, sadece bir meslek örgütü değil, aynı zamanda dürüstlüğü, yardımlaşmayı, paylaşmayı ve ahlaki değerleri esas alan bir yaşam biçimidir. Bugün de bu değerleri yaşatmak, hem ekonomimizin hem de toplumsal dayanışmamızın temelini oluşturmaktadır.
Ecdadımızın Anadolu’yu yurt yapmasına yardımcı olan tarihteki en önemli sivil toplum kuruluşlarından Ahilik teşkilatı, 13. yüzyılda temelleri atılan ve iyi ahlak, doğruluk, kardeşlik, yardımseverlik gibi değerler üzerinden yüzümüzü ağartan, başımızı dik kılan bir medeniyet projesidir.
Ahilik; bilginin hikmetle, ticaretin ahlakla buluşmasıdır. Ahilikte hamd vardır, şükür vardır, kanaat vardır. Ahilik sadece ticari bir meşguliyet değil, manevi değerlerimizin, geleneklerimizin ve kültürümüzün muhafızıdır. Toplumsal dokunun, sosyal dayanışma ve adaletin teminatıdır. En önemlisi de esnafımız, güvenirliliğin, dürüstlüğün emin olma simgesidir
Erzincan esnafının, Ahilik geleneğinden aldığı ilhamla dürüst ve ilkeli ticaret anlayışını sürdürdüğünü belirterek, “Ahilik ruhu, esnafımızın günlük yaşamında, ticaretinde ve toplumsal ilişkilerinde rehber olmaya devam etmektedir. Bizler de bu değerlerin yaşatılması için her türlü desteği vermeyi sürdüreceğiz.
Ahilik, sadece geçmişimizin bir mirası değil, geleceğimizin de yol göstericisidir. Bu değerlerin gençlerimize aktarılması ve onların da bu bilinçle yetişmesi en büyük temennimizdir. Tüm esnaf ve sanatkârların Ahilik Haftası kutlu olsun.
Gaziler günü istiklalimizi, özgürlüğümüzü, birlik ve beraberliğimizi borçlu olduğumuz gazilerimizin hatırasını yâd etme ve onlara şükranlarımızı bir kez daha ifade etme günüdür.
Şehitlik ve Gazilik, milletimiz için şereflerin en yücesidir. Türk Milleti vatanı, bayrağı ve onuru için canını bir an bile tereddüt etmeden feda etmiş ve asırlardır bunun örneklerini vererek kahramanlık destanları yazmıştır. Bugün üzerinde huzur ve kardeşlik ortamı içinde yaşadığımız bu ülke şehitlerimiz ve gazilerimizin bizlere emanetidir. Bu mukaddes emaneti hassasiyetle korumak ve gelecek nesillere gurur duyacakları bir Türkiye bırakmak şehit ve gazilerimize vefa borcumuzdur.
Bu minnet ve şükran duyguları içinde bugün de aynı azim ve kararlılıkla milletimizin huzur ve güvenliği için canlarını ortaya koyan, 19 Eylül 1921’de Gazilik unvanını alan Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, tarih boyunca vatanı, bayrağı ve onuru için mücadele eden kahramanlarımıza, aziz şehitlerimize ve ebediyete intikal eden gazilerimize Allah’tan rahmet, hayatta olan gazilerimize ise aileleriyle birlikte sağlıklı uzun ömürler diliyorum.
Âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimizin dünyayı teşrifini müjdeleyen Mevlid Kandili’ne ulaşmanın huzuru ve mutluluğu içerisindeyiz.
Peygamberimizin doğduğu gece, insanlığın kurtuluşu için çok hayırlı ve mübarek bir başlangıçtır. İnsanlık için yepyeni bir gün doğmuş, aydınlık bir devir açılmıştır. Bir fazilet güneşi ve hidayet meşalesi olan sevgili Peygamberimizin gönderilişi, Yüce Allah’ın bütün insanlara en büyük nimetlerinden birisidir.
Peygamberimiz, yaşamı boyunca insanlara iyiliği, adaleti, hoşgörüyü, kardeşliği ve güzel ahlakı tavsiye etmiştir. Mevlid Kandili, Peygamber Efendimizi anlama, anlatma, yaşama ve genç nesillere anlatmak için en önemli zamandır. Bununla beraber, O‘nun ahlak ve fazilet dolu hayatını öğrenmek ve kendimize örnek almak başta gelen görevlerimizdendir.
Tüm insanlar için sevginin, barışın ve huzurun olması dileğiyle, Erzincanlı hemşerilerimin ve tüm İslam Âlemi’nin Mevlid Kandili’ni kutluyorum.
Sadık Düzgün ve Ahmet Uğurlu Dedemizi ziyaret ettik. 04.02.2024
Eski Sanayi Sitesi Ziyaret 20.01.2024
Esnaf ziyareti 19.01.2024
Esnaflarımızı ziyaret ederek hasbihal etmeye devam ediyoruz.19.01.2024
Esnaflarımızı ziyaret ederek, hayırlı işler, bol kazançlar diledik. 13.01.2024
Teşekkürler Erzincan❤️ 10.01.2024
Esnaf Ziyareti 09.12.2023
Merkez Çarşısı esnafını ziyaret. 08.12.2023
Erzincan Belediyesi Andezit Taş Kesme Fabrikası 23.11.2023
Erzincan Belediyesi, Konut Projesi ve Yemek Parası Müjdeler 17.11.2023
Hacı Ali Akın Caddesi Asfalt serim çalışması 09.11.2023
Bekir Aksun "Samimi Haber" de Aleyna Horasan'ın program konuğu oldu 15.11.2023 15.11.2023
Erzincan Belediyesi Geleneksel Toplu Sünnet Şöleni 26.08.2023
Sünnet Şölenimize bütün vatandaşlarımız davetlidir. 25.08.2023
Mimar Sinan Mahallesi’nde yapımı tamamlanan Çarşamba Pazarı hizmete açıldı. 23.08.2023
Hasret sona erdi, Efsane geri döndü. Ekşisu Erzincan Bögert Doğal Maden Suyu Fabrikamız üretime başladı. 18.08.2023
Erzincan Belediyesi’nin Yaz Okulları ile öğrencilerin tatilleri dolu dolu geçiyor 03.08.2023
Güllüce Mahallesinde Asfalt serim çalışması devam ediyor.
Tarımsal kalkınmaya destek veriyoruz
Tarım arazilerinde hasatların başlamasıyla birlikte, tarlalarda çalışan işçilere ziyaret
Belediyemize ait hububat tarlalarında Biçerdöver ile hasat işlemleri başladı
MAHALLELİ Soruyor BAŞKAN Cevaplıyor, Yaylabaşı Yerleşkesi. 11.07.2023
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Erzincan'a Gelişinin 104. Yıl Dönümü Törenle Kutlandı. 01.07.2023
Kurutilek alanında Güneş Enerji Santrali yapım çalışmaları devam ediyor
Vatandaşlarımıza daha iyi ve kaliteli hizmet sunmak için araç filomuzu genişletmeye devam ediyoruz.
Mimarsinan Mahallesinde yapılan çalışmalar
Can TV24 Televizyonu "DİYALEKTİK" programı. 01.04.2023
13 Mart 1992 Erzincan Depreminin 31'inci Yıl Dönümünde Deprem Şehitleri Dualarla anıldı.
Yatay Mimariyi Kentsel Dönüşümlerle devam ettiriyoruz. 01.03.2023
Erzincan’da çok katlı binalara müsaade edilmeyecek, yatay mimari devam edecek. 24.02.2023
"Erzincan’da binaların genel olarak bir taramasını yapmak istiyoruz” 24.02.2023
Uygulama tarlalarımızda hububat ekimleri yapıyoruz. 18.10.2022
Kızılay-Hocabey 2020
BELEDİYE BAŞKANIMIZ BEKİR AKSUN HABERİNİZ OLSUN TV PROGRAMI
Erzincan’ın tarih kokan bölgelerinden birinde konuşlanmıştır Abrenk Kilisesi. Tercan ilçesine bağlı olan Üçpınar Köyü’ne oldukça yakındır.
Günümüze sağlam bir şekilde gelen kilise, giriş kapısındaki bilgiye göre 1854 yılında inşa edilmiştir. Mimari açıdan dikkat çeken Abrenk Kilisesi’nin iki dikili taşı ve bir şapeli bulunmaktadır. Erzincan’ın gezilecek yerleri arasındaki kiliseyi ilk keşfedenlerden biri siz olabilirsiniz. Şehrin en gezilesi yerlerinden biri de Altıntepe Ören Yeri’dir.