1967 yılında Erzincan’da doğan Bekir Aksun, ilk, orta ve lise öğrenimini Erzincan Üzümlü ilçesinde tamamladı. Atatürk Üniversitesi Erzincan Eğitim Yüksek Okulunu 1987 yılında tamamladı. Ardından Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesini tamamladı. 1988-2006 yılları arasında Milli Eğitim Bakanlığı’nda öğretmenlik yaptıktan sonra 2006 yılında ticarete atıldı. Milliyetçi Hareket Partisinde Erzincan MHP Yönetim Kurulu Üyeliği, Erzincan MHP Basın Danışmanlığı, MHP Erzincan İl Genel Meclis Üyeliği, Erzincan MHP İl Başkan Vekilliği, Erzincan MHP İl Başkanlığı, MHP Üst Kurul Delegeliği, 2018 Genel Seçimlerinde MHP Erzincan Milletvekili Adayı olan ve mevcut olarak MHP Erzincan Belediye Başkanlığı görevini yürüten Aksun evli ve 3 çocuk babasıdır.
Bizi birbirimize bağlayan manevi değerlerimizden olan Kurban Bayramı’nın rahmet ve bereketinde buluşmanın mutluluğu içerisindeyiz. Bizleri bir bayrama daha kavuşturan Yüce Allah’a şükürler olsun,
Bayramlar, birlikteliğimizin ve kardeşliğimizin pekiştirilmesi için bir fırsattır. Toplumsal hayata mana ve değer katan Kurban Bayramı sevincinin en iyi şekilde yaşanmasını diliyorum.
Bayram tatili nedeniyle şehir dışına çıkacak vatandaşlarımızın trafik kurallarına uyarak, dikkatli olmalarını rica ediyorum.
Başta Erzincanlı hemşehrilerim olmak üzere tüm İslam aleminin mübarek Kurban Bayramı’nı kutluyorum.
İnsanlarda çevre kirliliğine yönelik farkındalık yaratabilmek ve çevreye duyarlı bir nesil yetiştirilebilmesi için her yıl çeşitli etkinliklerle kutlanan “Dünya Çevre Günü” tüm insanlığın bugününü olduğu gibi geleceğini de yakından ilgilendirmektedir.
Doğal kaynakların bilinçsizce tüketilmesi, dünyamızın düşüncesizce kirletilmesi, şüphesiz ki yaşamın sürekliliğini ve kalitesini olumsuz yönde etkileyecektir. Temiz bir dünyada yaşayabilmek ve gelecek nesillerimize temiz bir çevre bırakabilmek, devletin olduğu kadar bireylerinde temel ilkesi olmalıdır. Bunun için herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir. Temiz bir çevrede yaşamak için öncelikle çevremizi kirletmekten kaçınmalı ve temiz tutmalıyız.
Erzincan Belediyesi olarak temiz çevre, yaşanılabilir ve daha yeşil bir Erzincan için çalışmalarımıza ara vermeden devam ediyoruz. 5 Haziran Dünya Çevre Günü'nü, bu hedefleri konuşmak, değerlendirmek ve birlikte hareket etmek adına önemli bir fırsat olarak düşünüyor, daha güzel, daha sağlıklı ve daha temiz bir gelecek temennisiyle 5 Haziran Dünya Çevre Günü'nü kutluyor, bütün vatandaşlarımıza güzel, temiz bir çevrede mutlu ve sağlıklı bir ömür diliyorum.
Emeğiyle, alın teriyle, üretimiyle ülkemiz için değer üreten, milli gelire büyük katkılar sağlayan milyonlarca emektar işçilerimizin, tüm dünyada birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günü olarak kutlanan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü en içten duygularımla kutluyorum.
Emek veren, çalışan, yorulan, değer üreten işçilerimize, ‘İşçinin ücretini alın teri kurumadan önce ödeyiniz’ diye buyuran Peygamberin ümmeti olarak sahip çıkmak, değer vermek bizim büyük sorumluluğumuzdur.
Bu duygu ve düşüncelerle 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü içtenlikle kutluyor, tüm işçi kardeşlerimizin aileleriyle birlikte huzur, mutluluk ve esenlik içinde bir ömür geçirmelerini Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum.
İslam âleminin bayramını en içten dileklerimle kutluyorum.
Bayramlar dini ve milli duyguların pekiştiği, dargınlıkların sona erdiği, yardımlaşma ve dayanışma duygularının zirveye çıktığı önemli günlerdir. Ramazan Bayramı, milletleri bir arada tutan milli birlik ve beraberlik bilincinin güçlendiği bir dönemdir.
On bir ayın sultanı Ramazan-ı Şerif’i büyük bir birliktelikle tamamlamanın ve sevgiyle, muhabbetle kucaklaşacağımız Ramazan Bayramı’na kavuşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bayramlar, insanların birbirlerine daha yakın olmasına, yardımlaşmaya, hoşgörüye vesile olan özel zamanlardır. Yüce Allah, hoşgörünün, birlik ve beraberliğin pekiştiği ramazan ayına tekrar kavuşmayı bizlere nasip etsin inşallah.
Bin aydan daha hayırlı mübarek Kadir Gecesi'ne kavuşmuş olmanın mutluluğu içerisindeyiz.
Manevi lütuf ve bereket kapılarının ardına kadar açık olduğu bu mübarek gecenin yolumuzu ve ruhumuzu hidayet ışığıyla buluşturması en büyük dileğim.
Müjdelerle dolu Kadir Gecesi umutsuzluğa, bezginliğe ve karamsarlığa tüm kapıları kapatan, nefsi mücadelelere hazırlanmak için sunulan bulunmaz bir fırsat gecesidir.
Bu duygu ve düşüncelerle tüm hemşehrilerimin, aziz milletimizin ve tüm İslam dünyasının Kadir Gecesini tebrik ediyor, Yüce Mevla'dan barış ve huzur içinde hepimizi Ramazan Bayramı'na kavuşturmasını niyaz ediyorum.
Bereketin, beklentilerin, huzurun ve mutluluğun başlangıcı olan Nevruz Bayramınız kutlu olsun. Nevruz, içerdiği güçlü anlamlarla, yeni bir uyanışa, barışa, dostluğa, birlik ve beraberliğe yapılan bir çağrıdır.
Orta Asya’dan Balkanlara kadar uzanan geniş coğrafyada doğanın uyanışıyla birlikte kutlanan Nevruz, zengin kültürümüzün değerlerini ve çeşitliliğini yansıtan, kardeş Türk Cumhuriyetleriyle ile aramızdaki milli ve kültürel bağlarımızı pekiştiren, geçmişten günümüze büyük bir coşkuyla taşıdığımız önemli zenginliğimizdir. Türk dünyasında ve ülkemizde yıllardan beri bayram olarak kutlanan Nevruz, millet olarak bir arada huzur içerisinde yaşama arzusunun kuvvetlendiği karşılıklı sevgi, dayanışma ve hoşgörünün yaşandığı ortak bir kültür mirasımızdır.
Baharın başlangıcı olarak yeniden doğuşu simgeleyen Nevruz, geleceğe dair umut, arzu ve temennileri de içinde barındırmaktadır. Nevruz ile yeniden doğan ve coşkuyla yenilenen sadece doğa ve tabiat değildir. İnsan da bedenen ve ruhen kendini temizler ve yeniler; böylece duygular ve fikirler de yenilenir. Bu yüzden Nevruz, doğadaki dirilişle birlikte bir bayram sevincini ve coşkusunu yaşatmanın yanı sıra, insana dair umutları ve dilekleri de temsil etmektedir.
Bu vesile ile Nevruzun, bolluğa, berekete, birlik ve beraberliğe vesile olması temennilerimle, tüm milletimizin Nevruz Bayramını en içten dileklerimle kutlar aziz hemşehrilerime sevgi ve muhabbetlerimi sunarım.
3 Kasım 1914 – 18 Mart 1915 yılları arasında Çanakkale Boğazı’nda meydana gelen deniz savaşları, Türk tarihinin en şerefli sayfalarını dolduran bir zafer destanıdır.
Çanakkale Savaşları, maneviyatın maddiyatı yendiği yer olma özeliği ile dünya tarihi üzerinde büyük etkilere neden olmuş, asırlardır Avrupalılar tarafından sömürülen ülkelerin bağımsızlık fikrinin kuvvetlenmesine yardımcı olmuştur.
Çanakkale Zaferi hiç kuşkusuz sonuçları itibari ile tarihin akışını ve her şeyden önemlisi Türk ulusunun kaderini değiştiren çok önemli bir başarıdır. Çanakkale Zaferi, vatanın bütünlüğü ve ulusun bağımsızlığı söz konusu olduğunda, Türk milletinin neleri başarabileceğinin en büyük kanıtıdır.
Tarihte eşine az rastlanır çok uluslu bir güce kanları ve canları pahasına dur diyen ve tüm dünyaya “Çanakkale geçilmez” dedirten büyük Türk milleti ve onun bağrından çıkan kahraman Türk askeri, dün Çanakkale’de olduğu gibi bugünde Çanakkale muharebelerini kazandıran yüksek ruha sahip olarak, ülkesine ve milletine yönelik her türlü tehdit ve tecavüzü bertaraf edebilecek güç ve kararlılıktadır.
Cumhuriyetimizin temeli olan Çanakkale Zaferi, vatan uğruna canından, canlarından vazgeçmiş muhterem şehitlerimizin azmiyle gelecek nesillere armağan edilmiş sonucunda bize kalan şanlı al bayrağımız bu topraklarda her birimize emanet edilmiştir.
Hem ecdadımıza hem de geleceğimize borcumuz büyük. Bu kutsal emanetleri son nefesimizi verene kadar korumalı ve bizden sonraki nesillerimize daha güzel şartlar altında teslim etmeliyiz.
18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü’nde; başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, vatanı uğruna şehitlik mertebesine ulaşan bütün aziz şehitlerimize Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum. Mekânları cennet, ruhları şad olsun.
13 Mart 1992 yılında Erzincan’da meydana gelen depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı rahmetle yâd ediyorum.
Depremlerle birçok kez yıkılıp yeniden inşa edilen ve Kuzey Anadolu fay hattında yer alan ilimizde, bir daha deprem yaşamamak, olası bir depremde can ve mal kaybına uğramamak en büyük temennimizdir.
Erzincan’ın tarihi boyunca gerçekleşen büyük depremler bir gerçeği ortaya çıkarmıştır. Depremler geçmişte olduğu gibi gelecekte de olabilir. Depremlerde can ve mal kaybını en aza indirmek, depremlere hazırlıklı olmak ve şehir yapılanmasını deprem riskine göre yapmak hepimize düşen hayati bir görevdir. Bu gerçeği göz ardı etmeden şehrimizde yatay mimariye devam edeceğiz.
Göreve geldiğimiz günden itibaren özellikle kentsel dönüşüm alanında çok önemli çalışmaları gerçekleştirdik. Allah nasip ederse görev süremiz boyunca bu çalışmalarımızı aksatmadan devam ettireceğiz.
Bu duygu ve düşünceler ile 13 Mart 1992 ve 27 Aralık 1939 yılında Erzincan’da, 06 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli 11 ilimizde ve Ülkemizde şimdiye kadar yaşanan bütün depremlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyor, saygıyla anıyorum.
İstiklal Marşı’mızı 12 Mart 1921’de Meclis’te kabul edilerek ayakta okunmasından bugüne bütün bir millet, milyonlarca kez bu marşı ayakta okuyarak istiklaline ne kadar düşkün olduğunu, istiklalinden asla hiçbir şart altında vazgeçmeyeceğini bütün cihana haykırmıştır.
Bugün her defasından daha gür bir ses ve imanla, daha içtenlik ve sorumluluk bilinciyle, daha derin bir öz güven ve aşkla marşımızı tekrar etmeli; bu marşın doğduğu şartları ve kararlılığı içimizde hissetmeliyiz.
İstiklalimize uzanacak her türlü karanlık eli daha silahına uzanmadan kırmalı, Türk’ün asla istiklalsiz yaşayamayacağını cihana asrın idrakiyle donanmış olarak yeniden göstermeliyiz.
Allah bir daha bu memleketin, bu milletin istiklalini tehlikeye düşürmesin ve bir daha onu İstiklal Marşı yazmaya mecbur etmesin. Mehmet Akif’in o gün ne demek istediği bugün daha iyi anlaşılmaktadır.
Bizi milletçe birleştiren İstiklal Marşımızın ifade ettiği madde ve mana etrafında birlik olmak ve İstiklal Marşımızın ruhunda yeniden milli bağımsızlığımıza sahip çıkmak zorundayız.
Milletimizin tüm hissiyatına tercüman olan bu İstiklal Marşı’mızı yazdığı için Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’a bir kez daha minnet ve şükranlarımı sunuyor, Allah’tan rahmet diliyorum.
STRATEJİK PLAN
İTFAİYE MÜDÜRLÜĞÜ STRATEJİK AMAÇ VE HEDEFLER
1.Stratejik Amaç:Yangınlara ve afetlere karşı etkili bir şekilde müdahale edilerek can ve mal kayıplarının asgari düzeyde tutulmasına yönelik olarak itfaiye teşkilatının her türlü imkân ve kabiliyetleri ile yönetim ve işletim sistemlerini uluslararası standartlara ulaştırmak; afet ve yangınlar konusunda toplumsal bilgi ve bilinç düzeyini artırmak.
2.Stratejik Hedef :Yangın ve afet durumunda can ve mal kayıplarını en aza indirmek için afet müdahalesinde kullanılan sistemler ile görevli personelin nitelik ve niceliklerini iyileştirmek.
Faaliyet 2.1: 2016 yılı sonuna kadar, arama-kurtarma hizmetlerinin vazgeçilmez unsurlarından birisi olan itfaiye teşkilatı; personel açısından en az 2006/9809 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile kararlaştırılan Belediyelerde norm kadro ilke ve standartlarına ulaştırılmalı, araç, gereç ve malzeme açısından ise 21.10.2006 tarih ve 26326 sayılı resmi gazetede yayımlanan İtfaiye teşkillerinin kuruluş, görev, eğitim ve denetim esaslarına dair yönetmelik’ de ki standartlar esas alınarak noksanlıklar %80 giderilmelidir.
Faaliyet 2.2: 2016 yılı sonuna kadar, eğitimli arama-kurtarma personelindeki eksiklik giderilerek tüm arama ve kurtarma personelinin %50 sinin bu konuda eğitimden geçirilmesi ile karşılanabilir konuma getirilmelidir.
Hedef 3:Günümüz şartlarına uygun olmayan ulaşım ve çalışma kalitesini düşüren itfaiye hizmet binasının 2015 yılının sonuna kadar modern, daha verimli, daha kaliteli hizmet verebilmek ve çalışan personelimizin uygun şartlarda istihdam etmek uzun yıllar şehrimize hizmet verebilecek kapasitede itfaiye hizmet binası yapmaktır.
Hedef4: 2018 Yılı sonuna kadar Şehrin yangın güvenliğini yüksek düzeyde sağlamak; itfaiye eğitiminde organizasyon yapısı, tesis, sistem, imkan ve kabiliyet yönünden standartları yakalamak.
Faaliyet 4.1: 2015 yılı sonuna kadar yapılması planlanan itfaiye binasına 2016 yılında taşınılması
Faaliyet 4.2: Yeni binada görev tanım ve yetkileri gereği eğitim, denetim, kontrol, ruhsat şubelerinin oluşturulmasını 2018 yılı sonuna kadar sağlanması.
Hedef5: 2016 yılı sonuna kadar Erzincan halkının ilköğretim ve lise öğrencilerinin % 25’ini -başta yangın ağırlıklı olmak üzere- afetler konusunda bilgilendirmek ve bilinçlendirmek.
Faaliyet 5.1: Kurumları talepleri doğrultusunda ve bilgilendirme amaçlı kurumlarla yazışarak yıllık en az 15 eğitim düzenlemek
Hedef6:2018 yılı sonuna kadar topluma açık yerlerin tümünü yangın ve güvenlik önlemleri açısından denetlemek.
Hedef 7: 2016 yılı sonuna kadar İtfaiye eğitim merkezlerinde itfaiye personelinin tamamına en az bir kez hizmet tekamül eğitimlerini tamamlatmak,bunun için yurt içinde itfaiye personellerine eğitim veren kurum ve kuruluşlarla işbirliği sürdürmek.
Hedef 8: 2018 yılı sonuna kadar eğitim için bilgisayar destekli teknolojileri de kullanarak itfaiye eğitim sisteminin organizasyonel yapısını uzmanlık branşları da oluşturulmak sureti ile güçlendirmek, yüksek standartlara ulaştırmak.
Hedef 9: 2015 yılı sonuna kadar mevcut araç filomuza ilaveten 2 adet daha itfaiye araç ilavesi yapmak bu araçlardan biri merdivensiz öncü araç olacak şekilde diğeri ise 18 m merdivenli olmak üzere çeşitli özellikleri olan araçlar ile özellikle kaza mahalline daha seri ulaşabilmek için kurtarma setlerini ve personelimizin naklini yapabileceğimiz özelliklere haiz araç alımlarını gerçekleştirmek.
Ruhsat ve Denetim
Stratejik Amaç: Çevre ve toplumun can ve mal güvenliğini ön planda tutarak ruhsatla ilgili denetimleri etkin bir şekilde gerçekleştirmek.
Stratejik Hedef 1: Ruhsatlandırılmasında yasal engel olmayan tüm işyerlerinin % 100’ünü denetlemek, ruhsat alamayacak olanların faaliyetlerini durdurmak.
Faaliyet 1: Erzincan Belediyesinin denetlemekle yükümlü olduğu müesseseleri 2017 yılına kadar %20 sini 2006 tarihli binaların yangından korunma yönetmeliğine göre yılda bir kez denetlemek.