Tarih : 1 Nisan 2016
Millî Eğitim Bakanlığı tarafından ilk defa 2016 yılı Şubat döneminde uygulanmaya başlanan Aday Öğretmen Yetiştirme Programı kapsamında adaylık sürecini Erzincan’da geçirecek öğretmenler, Erzincan Belediyesi Konferans Salonu’nda bir araya geldi.
31 Mart 2016 Perşembe günü saat 09.00’da Erzincan Belediyesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen "Aday Öğretmen Yetiştirme Süreci 1. Değerlendirme Toplantısı"na Erzincan Belediye Başkanı Sayın Cemalettin BAŞSOY, İl Millî Eğitim Müdürümüz Sayın Aziz GÜN, Millî Eğitim Müdür Yardımcısı Yakup YILDIZ ve aday öğretmenler katıldı.
İl Millî Eğitim Müdürü Aziz Gün’ün açılış konuşmalarının ardından aday öğretmenlere hitap eden Erzincan Belediye Başkanı Sayın Cemalettin BAŞSOY: “Görevinizde başarılar diliyor; sizlerin bugünkü heyecanını yüreğime hissediyorum.Can Erzincan’ımıza da hoş geldiniz. Millî Eğitim Bakanlığı tarafından ilk defa uygulanmaya başlanan Aday Öğretmen Yetiştirme Programını, önemsiyor ve gerçekten takdire şayan bir uygulama olarak gördüğümü belirtmek istiyorum. Bu sürecin sizlere çok şeyler katacağına; mesleki yeterliliğinizi artıracağına yürekten inanıyorum. Öğretmenler olarak göreviniz büyük, yükünüz ağır. Herkes “öğretmen’” dediği zaman saygın, değerli ve hata yapma lüksü olmayan bir meslek grubu olarak görüyor. O nedenle sizlerin çocuklara ve gençlere örnek bir hayat sergilemeniz, doğruluğu ve dürüstlüğü öğretmeniz gerekiyor. Ülke olarak aydınlık yarınlara ancak sizlerin sayesinde ulaşabiliriz.” dedi.
Protokol konuşmalarının ardından aday öğretmenlerimiz; tüm Türkiye’de eş zamanlı gerçekleştirilen web üzerinden canlı yayın bağlantısı ile Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU ve Millî Eğitim Bakanı Sayın Nabi AVCI’nın katılımlarıyla Ankara Ticaret Odası (ATO) Congresium´da gerçekleştirilen "Aday Öğretmen Yetiştirme Süreci 1. Değerlendirme Toplantısı"nı izlediler.
Toplantıda konuşan Millî Eğitim Bakanı Nabi AVCI, Başbakan DAVUTOĞLU´nun aday öğretmenlerle buluşmasının, onlara hitap etmesinin, bir başbakanla öğretmenlerin buluşmasından daha çok, "Hangi işi yaparsa yapsın, hoca sıfatıyla temayüz eden, hocalık mesleğine düşkünlüğünü her fırsatta belli eden, akademi dünyasının nadir münevverlerinden biri ve en önemlisi bir meslek büyüğü ile bir araya gelme" anlamını taşıdığını ifade etti.
Son dönemde, eğitimin bütün alanlarında olduğu gibi, maarifin can damarı öğretmenlik mesleğine özel bir önem verdiklerini belirten AVCI, toplam öğretmen sayısının bugün itibarıyla 921 bin 389’a ulaştığını bildirdi.
Başbakan DAVUTOĞLU´nun özel önem verdiği ve her fırsatta önemine işaret ettiği "şehirden öğrenme" yöntemine uygun olarak da öğretmenlerin hem yaşadıkları hem de görev yapacakları şehirlerin kültürünü, sanatını ve tarihi mirasını yerinde görerek birikimlerini zenginleştirdiklerini belirten AVCI, "Bütün bu süreçlerdeki tecrübelerin, aday öğretmenlerimiz ve danışman öğretmenlerimizin sürece ilişkin paylaşımlarının, Eğitim Bilişim Ağı´nda (EBA) hazır edilen ´günlük´ sayfasında paylaşılmasının da son derece faydalı bir mesleki gözlem külliyatı oluşturmasını ümit ediyoruz." diye konuştu.
Başbakan DAVUTOĞLU ise öğretmenlere hitaben yaptığı konuşmada: "Biz üniversite hocaları genellikle inşa edilmiş bir binaya çatı ve dış cephe yaparız. O bina sağlamsa bu çatı da sağlam olur. O binanın gerçek mimarları ise ilkokul öğretmenleridir. Öğretmenler sezgisel olarak da karşısına aldığı öğrencisini de hissederler" dedi. Öğretmenlik mesleğinin esasının, sevgi olduğuna işaret eden DAVUTOĞLU, "Eğer bir öğretmen insanı sevmiyorsa, sevgiyi hayatının ana eksenine oturtmamışsa, doğayı sevmiyorsa, sabah pencereyi açtığında yeni açmış çiçeğe muhabbetle bakamıyorsa, bir kuş cıvıltısı duyduğunda içinde bir var oluşsal haz, bir hürmet duyamıyorsa, öğretmenlik yapamaz. Öğretmenliğin esası ve sadece kalıcı olanı, sevgiye dayalı olandır." diye konuştu.
Başbakan DAVUTOĞLU, okullara akıllı tahtaların verildiğini, iyi binalar yapıldığını anımsatarak, "Öğretmenliğin ve bu ilişkinin esasında sadece öğretmen var, öğrenci var. Verdiğimiz akıllı tahtalar, iyi imkânlar sizin mesleğinizi daha iyi yapmanız içindir, ama asla sevgiyi ikame etmek için değil" diye konuştu.